Monday, April 2

bir dolunay günü

dolunay günleri..her gece denize vurur yakamoz(rafet)...bazen bu yakamozla beraber içilir bazen hic farkinda olmadan evde yatilir..bazen de bugün oldugu gibi evde oturulur ve denize vuran mehtap hayal edilerek bir kadeh götürülür..tabi bu dolunay günleri cogu zaman efkarlandirir..keskeler gelir akla ilk basta..tabi bu pismanliklar alir basini gider..ardindan vakit kalirsa gerceklesmeyen hayaller..ama nedense iyi birsey akla gelmez..tıpkı bugünde oldugu gibi..insan bazi zamanlarda gozunden bir damla yas düşmesini ister ya..kendini rahatlatmak icindeki kurtlari gozyaslariyla dokmek icin..boyle zamanlarda yapılmasi gereken en mantikli seydir.. bu belki kucuk capli bir bunalimin baslangicidir belkide hayata karsi bir haykirisin..ama herkesin hayatinda böyle gecirdigi bir günü vardir..yoksa hayatin ne manasi kalirdi..hayat hep guzel seylerden ibaret olsa o hayat olurmuydu..hüzün diye bir kelime sözlüklerde yer alirmiydi..bu dolunay günü beni baya kötü bir hale getirdi ve bu günü unuttum demek bile istemiyorum..çünkü birseyi unuttum demek onu bir nevi hatirlamaktir..

No comments: